Psikolojik Destek Zayıflık Değil, Güçlü Olmanın İlk Adımı!

Uzmanından uyarı: Yaşam enerjiniz tükenmeden destek alın…
Ruh sağlığı, fiziksel sağlık kadar önemli olmasına rağmen toplumda hâlâ ikinci plana atılıyor. Oysa uzun süre geçmeyen olumsuz duygular ve stres, ciddi bir psikolojik rahatsızlığın belirtisi olabilir. Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, bu noktada psikolojik destek almanın zayıflık değil, farkındalık ve iyileşme sürecinin bir parçası olduğunu vurguluyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, psikolojik destek ihtiyacını gösteren duygusal, davranışsal ve fiziksel belirtiler konusunda önemli açıklamalarda bulundu. “Sürekli kendini üzgün, yetersiz, çaresiz hissetmek, hiçbir şeyden keyif almamak gibi duygular geçici değilse, bu bir kaygı bozukluğunun belirtisi olabilir” diyen Aydın, bu belirtilerin iki haftadan uzun sürdüğünde profesyonel yardım alınması gerektiğini söyledi.

Yalnızca Yorgunluk Değil, Alarm Sinyali 

Aydın, sadece duygusal değil, davranışsal ve fiziksel düzeyde de bazı belirtilerin göz ardı edilmemesi gerektiğine dikkat çekti. Sosyal ilişkilerden uzaklaşmak, iş performansında düşüş, öfke patlamaları ya da alkol-madde kullanımına yönelmek davranışsal uyarılar arasında yer alıyor. Fiziksel belirtiler arasında ise baş ağrısı, mide problemleri, çarpıntı ve nefes darlığı bulunuyor.

“Sabahları işe gitmekte zorlanan, bedeni sürekli ağrıyan ve insanlarla görüşmek istemeyen bir kişinin durumu, yalnızca geçici bir yorgunluk olmayabilir” diyen Aydın, bu belirtilerin yaşam kalitesini düşürmeden müdahale edilmesi gerektiğini vurguladı.

Terapiler Kişinin Kendini Yeniden İnşa Etmesini Sağlar

Hayatın beklenmedik zorlayıcı olaylarla dolu olduğunu hatırlatan Aydın, “Boşanma, iş kaybı, şehir değişikliği ya da bir yakınını kaybetme gibi durumlar duygusal dengeyi sarsabilir” dedi. Bu tür dönemlerde psikolojik destek almanın, yaşanan travmaları anlamlandırmak ve sürece uyum sağlamak açısından büyük katkı sağladığını belirtti.

“Örneğin boşanma sürecindeki bir kadın hem kendini suçlu hissedebilir hem de çevresel baskı ile mücadele edebilir. Bu desteği almadığında ruhsal sağlığı zarar görürken çocuklarıyla ilişkisi de bozulabilir. Ancak bir terapistle yürütülen süreç, kişinin kendini yeniden inşa etmesine olanak tanır.” açıklamasında bulundu.

Erken Müdahale, Kalıcı Sorunların Önüne Geçebilir

“Psikolojik rahatsızlıklar erken dönemde fark edilirse, tıpkı fiziksel hastalıklarda olduğu gibi daha kolay tedavi edilebilir” diyen Aydın, kaygı bozukluğu, depresyon ve panik atak gibi durumların erken aşamada kontrol altına alınabileceğini ifade etti.

İlk panik atağını kalp krizi sanarak acile başvuran bir kişinin, destek almazsa dışarı çıkmaktan dahi korkar hale gelebileceğini vurgulayan Aydın, “Psikoterapi süreci sayesinde duygular düzenlenebilir ve kişi belirtilerle başa çıkmayı öğrenebilir.” dedi.

Güçlü İnsanlar Yardım Almaktan Çekinmez

Toplumda hâlâ ‘psikoloğa gitmek delilik’ ya da ‘güçlü insan kendi başına çözer’ gibi kalıp yargılar olduğunu dile getiren Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, bu algının değişmesi gerektiğini söyledi. “Psikolojik destek almak, kişinin kendine verdiği değerin göstergesidir. Güçlü insanlar zorlukları tanıyıp çözüm arayanlardır” diyerek bu konuda farkındalığın artırılmasının önemini vurguladı.

Yoğun stres yaşayan bir annenin, çocuklarına bağırdıktan sonra kendini suçlu hissettiğini belirten Aydın, bu döngünün kişiyi hem duygusal olarak tükettiğini hem de ilişkilerine zarar verdiğini ifade etti. “Bir uzmandan destek alarak bu kısır döngü fark edilebilir ve sağlıklı bir şekilde değiştirilebilir.” dedi.

Psikolog ve Psikiyatrist Arasındaki Fark Ne?

Son olarak psikolog ile psikiyatrist arasındaki farklara da değinen Aydın, “Psikologlar terapi yoluyla kişiye farkındalık kazandırır, psikiyatristler ise tıp eğitimi almış ve ilaç yazma yetkisi olan uzmanlardır. Bazı durumlarda birlikte çalışmaları gerekebilir.” dedi.

Aydın sözlerini şöyle tamamladı: “Ağır depresyon yaşayan biri hem ilaç tedavisine hem de terapi sürecine ihtiyaç duyar. Uykusuzluk, halüsinasyon, intihar düşünceleri gibi belirtiler varsa öncelikle psikiyatriye başvurulmalı. Ancak hafif düzeyde yaşanan zorlanmalarda psikolog desteği yeterli olabilir. Bu iki alan ruh sağlığımızı korumak adına birbirini tamamlayan önemli rollere sahiptir.”